3 Harfliler: Marid

20.08.2010 10:43
3 Harfliler: Marid

Filmin senaryosu yaşanmış gerçek bir olaydan esinlenerek günümüze uyarlanarak oluşturulmuştur. Olayı yaşayan kişinin amatör video çekimlerinden yola çıkılarak anlattığı korkutucu hikaye karakterlerin adları değiştirilerek gerçek olaya benzer şekilde sinema diline aktarılmıştır. Filmin başında ve sonunda yer alan anlatıcı çocukken ve yirmi yıl aradan sonra yaşanan gerçek olayı birebir gerçekliği ile tüyler ürpertici şekilde ortaya koymaktadır.

 

Film çocukluğumuzdan beri her birimizin çevremizden sık sık duyduğumuz, kimimizin bire bir yaşadığı öteki alemden gelen varlıkların yaşattıkları olayları gerçekçi bir yaklaşımla sinema seyircisine aktarmayı amaçlıyor.

 

Onların varlıklarına inananların filmde birçok sahneyi ürkerek seyredeceklerini iddia ediyoruz. İnanmayanların kafasında ise filmin sonunda önemli bir soru işareti kalacak; ya her şey gerçekse?

 

Film bir korku filmi olmanın ötesinde öteki alemin varlıkları ile ilgili vereceği bilgiler ile de önemli bir işlev görecek. İnancın gücünün altını çizecek olan 3 HARFLİLER:MARİD filmi inançlarımızı da tekrar sorgulamamıza yol açacak çoğu insan için de daha da güçlendirecek bir film…

 

Yapımcılığını “GEN”, “MUSALLAT” ve “KANAL-İ-ZASYON” filmlerinin de yapımcılığını yapmış olan DADA FİLM’in yaptığı “3 HARFLİLER-MARİD” filminin çekimleri İstanbul Kemerburgaz Göktürk’te tamamlandı.

 

Son yılların MUSALLAT’tan sonraki en iddialı korku filmi olma özelliği taşıyan proje 3 HARFLİLER-MARİD filminde de ele alınan öteki alemden gelen CİN’leri ele alıyor. Modern bir çift ve arkadaşlarının bir gece boyu yaşadıkları kabusu çok gerçekçi anlatımı ve farklı teknikleri ile beyazperdeye taşıyacak olan filmin yönetmeni Arkın Aktaç.

 

Öteki alemden bu aleme gelen korkutucu varlıkların insanlara yaşattıkları kabus dolu dakikaları, kaotik ortamı çok gerçekçi şekilde perdeye yansıtacak sahne ve planların yer aldığı film. Korku filmi meraklılarını ve özellikle MUSALLAT’ı beğenmiş olan seyircileri sinema salonlarına çekme iddiasını taşıyor.

 

Filmde İslam aleminde CİN’ler konusunda yazdığı “CİNLERİN ESRARI” adlı kitabı ile tanınan İmam-ı Şibli’den yararlanılmıştır.

 

Çocukluğunuzda yaşadığınız bir kabus 20 yıl sonra tekrar başlasa, öteki alemden gelen belalı bir varlık size, sevdiklerinize musallat olsa ve bir gece boyunca korkutucu, güçlü ve vahşi varlığın oyunlarına teker teker kurban olsanız kendinizi nasıl hissedersiniz? Sorunun cevabı 24 Eylül’de tüm Türkiye’de vizyona girecek olan “3 HARFLİLER-MARİD” filminde sizi bekliyor olacak.

 

SİNOPSİS

 

“Arapça orijinali Mısır, Kahire İskenderiye Kütüphanesi\'nde bulunan İmam-ı Şibli’nin ünlü eseri Cinlerin Esrarı 880 yılında yazıldı.

 

Kitabın Türkçe ilk baskısı 1979 yılında yayınlandığında büyük tartışmalara neden oldu. Kitapta yer alan “Cin Çağırma Metotları\" bölüm, insanların cin çağırma çabaları nedeniyle 1980 yılında kitaptan çıkartıldı…”

 

Ayla (Gülseven Yılmaz) kocası Serkan (Özgür Özberk) ile mutlu bir çifttir. Ayla 11 yaşında (Kayra Simur) öteki alemden gelen bir varlığın musallat olması ile kabus dolu bir üç gün yaşamıştır. O günlerden bu günlere en önemli koruyucusu olan muskasını önceki gün kaybettiği için kendini korumasız ve çaresiz hissetmektedir. Serkan yeni bir muska yazması ve Ayla’yı rahatlatması için bu konularda ismi bilinen İzzet Hoca’yı (Ufuk Aşar) o akşam eve davet eder. Akşam yakın arkadaşları Meltem (Serap Üstün) ve Cem de (Taner Ertürkler) geleceklerdir. Ayla’nın yeniden başlayan kabusları ile herkesin aynı gece Ayla ve Serkan’ın evinde yaşayacağı kabus dolu dakikalar öteki alemden gelen varlığın gücünü ve zalimliğini herkese gösterecektir.

 

FİLMDEN KISA NOTLAR

Filmin bazı önemli sahneleri başka hiçbir ışık kaynağı kullanılmadan farklı bir teknikle sadece MUM IŞIĞI ile çekildi.

Filmde Türkiye’de ilk kez farklı ve yeni kamera açıları ve çekim teknikleri kullanıldı.

Filmin çekimleri öncesinde tüm set ekibi ve film için dua okundu ve muska yazıldı.

Filmin ön yapım aşamasında konunun detaylarına fazla giren bazı ekip üyeleri kısa dönemli psikolojik sıkıntılar yaşadı.

Film ekibinde CİNLER âlemine inanmayan hiç kimse yok.

Filmde seyircilerin etkilenip kendi kendilerine denemelerini engellemek için gerçek CİN çağırma metodu canlandırılmadı. Filmin CİN çağırma sahnesinde gerçek ritüele benzer ama farklı bir yöntem canlandırıldı.

Film ekibinin bazı üyeleri ve bazı oyuncular artık garajlardan, banyodan, aynalardan, evde yalnız kalmaktan korkuyor.

Filmde 11 yaşındaki Ayla’yı canlandıran Kayra Simur başarılı performansı ile herkesi etkiledi. Kayra Simur’un makyajlı hali ve bakışları setteki oyuncuların rol yapmaya gerek kalmadan korkmaları için yeterli oldu.

Filmde öteki âlemden gelen varlığın konuşmaları için Arapça ile karışık yeni bir dil oluşturuldu. Varlığın konuşmaları filmde Türkçe altyazı ile verilecek.

Film başarılı olursa üçleme olarak düşünülen serinin ikinci filminde CİN çıkarma ve üçüncü filmde CİN’lerin intikamı konuları işlenecek. Üç film bir bütünün parçası olarak düşünüldü.