Cennet Gölü

19.08.2009 16:51

Japon, Fransız, İspanyol korku-gerilim filmleri furyası hızını kesmeden tüm dünyada başarılarını katlamaya devam ediyor. İngiliz sinemasıysa çoktandır her alanda kış uykusuna çekilmiş durumda. Bir zamanlar (70-80 arası) Amerikan korku filmlerinin bile tozunu attıran filmler çekmiş olan İngiliz yönetmenler nedense sessiz sedasız beklemede. Sinemalarımıza gecikmeli bir şekilde uğramış bulunan Kan Gölü İngilizler\'in bu işte bizde varız demeleri için bir mihenk olacak mı billinmez ama izlemeye değer bir yapıt.


2008 yılında neredeyse tüm sinema dergilerinde ve eleştiri listelerinde yılın izlenmesi gereken filmlerinden biri ilan edilen bir yapıt Kan Gölü. İngiltere\'de hasılat rekorları kıran, çeşitli festivallerde övgülere boğulan bir İngiliz alameti farikası. Sadece bir korku gerilim filmi olarak değil özelinde gençlerin şiddet batağına saplanmış hayatlarını masaya yatıran senaryosuyla da Avrupa\'da bir hayli tartışılmıştı. Çok ciddi anlamda bir sistem eleştirisi yapmasada Kan Gölü\'de kendi çapında İngiltere taşrasında amaçsızca serserilik yapan, içki içen ve hiçbir amacı olmadan yaşayan gençlerin nasıl bir ölüm makinası haline gelebileceğinin altını çiziyor. Senaryosu tüm dünyada yaşı çok küçük gençlerin yaşattığı dehşet olayları incelenerek yazılan film ciddi anlamda seyircide bir şok ve dehşet duygusu yaşatıyor. Filmin başında anaokulunda çocuklara ders verirken görülen sevgi dolu bir kadın ve onun kentli beyefendi kocasının bir anda cehenneme dönen hayatı insanı bir hayli sarsıyor. Bunda inanılmaz derecede başarılı performanslar sergileyen iki başrol oyuncusunun etkisi büyük. Keza onlara işkence yapan yeni-yetme gençlerde bir hayli gerçekçi oyunlarıyla hafızalara kazınıyor.


Kısaca konuyu şöyle özetleyebiliriz. Romantik bir tatil hayaliyle taşrada bir göl kenarında kamp yapmaya karar veren çiftimiz arabalarıyla Eden Lake denilen göle geliyor. İlk etapta güzel giden her şey çevrede serserilik yapan gençlerin belirmesiyle bozuluyor. Hatta bir ölüm-kalım mücadelesine dönüşüyor. Bir kedi fare oyunu gibi sürüp giden ve yüreklerde ağızda izlenen kaçma kovalamaca sahneleri filmin belkemiği. Ama tokat gibi inen finali ise insanı isyan ettiren cinsten. Sıkı bir korku-gerilim sever olarak gönül rahatlığıyla uzun süredir izlediğim en sinir bozucu final sahnelerinden biriydi diyebilirim.


İngiltere ve İspanya\'da oyuncuların bu performanslarıyla ülkelerinin önemli ödüllerini topladığı, bol tansiyonlu ve az-buçuk kanlı Kan Gölü salonlarda sizleri bekliyor. Amerikan korkularının yavan tadından sıkılanlara duyrulur. Herkese iyi seyirler.