Sam Peckinpah Biyografi

David Samuel Peckinpah, bilinen adıyla Sam Peckinpah (1925–1984) Amerikalı film yönetmeni. Western türüne yaklaşımı ve şiddeti anlatmadaki açık ve yenilikçi tarzıyla 1970'lerin önde gelen yönetmenlerinden biridir. Fresno, California'da dünyaya gelmiş, ilk ve orta öğretimini burada tamamlamıştır. 1943 yılında deniz kuvvetlerine katılmış ve birliği 1945 yılında Japonların silahsızlandırılması için Çin'e gönderilmiştir. 1946 yılında Çin'den ayrılmşıtır. Çin'deki görevi herhangi bir savaş durumunu içermemekle birlikte, Çin ve Japon askerleri arasındaki savaşa şahit olmuştur. Arkadaşlarına göre bunlar, Amerikalıların müdahale etmesine izin verilmeyen işkence ve şiddet eylemleridir. Bu görüntüler Peckinpah'ı derinden etkilemiş ve daha sonra filmlerinde şiddeti anlatma tarzı üzerinde etkili olmuştur. Savaş sonrası Peckinpah koleje gitmiş ve 1950 yılında University of Southern California'da yüksek lisansını tamamlamıştır.Tüm hayatı boyunca Peckinpah, alkolizm, uyuşturcu bağımlılığı ve bazılarına göre ruhsal hastalıklarla (olasılıkla manik depresyon veya paranoya) boğuşmuştur. Üç kez evlenmiştir. Silahlara hayran olan Peckinpah'ın, evinde düzenlediği içkili partilerde aynalara ateş ettiği söylenmektedir. Bu sahne filmlerinde de birkaç kez yer almıştır. Peckinpah, özellikle Meksikalı bir kadınla evlendikten ve orada mülk edindikten sonra hayatının önemli bir bölümünü de Meksika'da geçirmiştir. Meksika hayat biçiminden ve kültüründen büyülendiği belirtilen Peckinpah, bu temaları filmlerinde de işlemiştir. Başlangıçta, Gunsmoke ve The Rifleman gibi Western türü televizyon dizilerinde senaryo yazarı ve yönetmen olarak çalışmıştır. 1960 yılında, The Westerner isimli bir televizyon dizisi yaratmış, ancak bu dizi sadece 13 bölüm sürmüştür.1960'ların başında film sektörüne geçmiş ve Hollywood'da sinema dünyasının yaramaz çocuğu olarak ünlenmiştir. İlk filmi The Deadly Companions herhangi bir ilgi uyandırmamıştır. Başrollerini Joel McCrea ve Randolph Scott'un paylaştığı ikinci filmi Ride the High Country'de Amerika'da ilgi görmemiş ancak dışarıda büyük başarı elde etmiştir. Belçika Film Festivali'nde Federico Fellini'nin 8½'unu geride bırakan film, yabancı eleştrimenlerce geleneksel Western türünün parlak bir yeniden çalışması olarak görülmüştür. Peckinpah'ın sonraki filmi Major Dundee, yönetmenin filmlerini finanse eden büyük stüdyolarla yaşadığı talihsizliklerin ilkidir. Film Peckihpah'tan alımnış ve esaslı bir şekilde yeniden düzenlenmiştir. Bu olaydan bir kaç yıl sonra Peckinpah Hollywood'da çalışamamıştır. 1969 yılında, The Wild Bunch ile film tarihindeki en görkemli geri dönüşü yapmıştır. Açık şiddetindeki saygısız, gaddar ve benzersiz yapısına rağmen film, taştışmalı bir klasiktir. Bir çok eleştiri filmin şiddetini sadistçe bulsa da, diğer eleştiriler ve Peckinpah'ın akranı çoğu yönetmen, filmin hızlı düzenleme biçimindeki orijinalliği selamlamış ve Peckinpah'ın geleneksel Western konularını yeniden canlandırmasına övgü düzmüşlerdir. Bu Peckinpah efsanesinin başlangıcı olmuş, o ve eserleri ölümüne kadar ve ölümünden sonra dahi tartışmalı kalmışlardır. The Wild Bunch'ın ardından Peckinpah, izleyici beklentilerinin aksine, ağıtsal, eğlenceli ve şiddetsiz Western filmi The Ballad of Cable Hogue'u yapmıştır. Daha sonra tekrar bir 180 derecelik dönüşle Peckinpah, en şiddet dolu ve psikolojik olarak rahatsızlık verici filmi (Straw Dogs)'u yönetmiştir. 1972 yılında Peckinpah iki film daha yayınladı. Bir rodeocunun hikayesini anlatan Junior Bonner, Peckinpah'ın şiddet içermeyen filmlerinin sonuncusu oldu. Filmin başarısızlığı üzerine Peckinpah "Kimsenin vurulmadığı bir film yaptım, ve kimse filmi izlemeye gitmedi" demiştir. Aynı yıl Peckinpah, Juniar Bonner'daki Steve McQueen ile birlikte The Getawayfilmini de yayınlamış ve bu film Peckinpah'ın en büyük gişe başarılarından biri olmuştur. 1973 Peckinpah'ın hayatının ve kariyerinin en zor döneminin başlangıçı olarak görülebilir. Peckinpah, MGM ile Pat Garrett and Billy the Kid'in yapımı için anlaşmıştır. Ancak, MGM ile arasında çıkan anlaşmazlıklar, artan alkol problemleri ile birleşince, Pat Garrett and Billy the Kid Peckinpah tarafından sahiplenmemiş ve makaslanmış bir şekilde yayınlanmıştır. Bu deneyim Peckinpah'ı Hollywood'dan sonsuza denk soğutmuştur. Bir çokları bu anı Peckinpah'ın düşüşünün başlangıcı olarak işaret etmektedir. 1988 yılında, filmin yönetmen kurgusu video olarak yayınlandığında, bir çok eleştiri filmi anlaşılamamış klasik ve en büyük modern Western olarak övmüşlerdir. Bring Me the Head of Alfredo Garcia, hayranlarının gözünde son gerçek "Peckinpah" filmi olarak nitelendirilmiş, ayrıca yönetmenin kendisi de filmi, istediği gibi yayınlayabildiği tek film olarak tanımlamıştır. Alfredo Garcia genellikle Peckinpah'ın son büyük filmi olarak nitelendirilir. Peckinpah hayatının son yıllarının ciddi hastalıklarla geçirmiş, ancak son ana kadar çalışmaya devam etmiştir. Aralık 1984 yılında ölmüştür. Öldüğünde Stephan King'in Gunslinger serisinin sinemaya uyarlanması için çalışıyordu.
Devamını Oku