"Yalı Çapkını" Dizisinin Bilinmeyenleri!

Öncelikle bilmeyenler için "Yalı Çapkını" dizisinin konusunu tekrar hatırlatalım.

Varlıklı bir ailenin oğlu olan Ferit, sefahatiyle ünlüdür. Bunun üzerine dedesi Halis Ağa, Ferit’in evine polis baskını yaptırır ve memleketi Gaziantep'ten yakın oldukları bir ailenin kızını torununa gelin olarak almaya karar verir.

Bu sene 23 Eylül'de yayınlanmaya başlayan dizi kısa sürede seyircilerin beğenisini kazandı. Dizide Ferit rolünü Ramazan Mert Demir canlandırırken Seyran rolüne ise Afra Saraçoğlu hayat vermekte.

1947 yılında Ankara'da doğan Gülseren Budayıcıoğlu, 1966 yılında Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi'ni kazandı. Hastaları ile olan seanslarını kaleme aldığı "Madalyonun İçi" isimli bir kitap yayınladı. 2005 yılında ise Ankara'nın ilk özel psikiyatri merkezi olan Madalyon Psikiyatri merkezini açtı. Hastalarıyla olan görüşmelerini kitaplaştırmaya devam eden Budayıcıoğlu'nun "Günahın Üç Rengi", "Hayata Dön" ve "Kral Kaybederse" gibi kitapları bulunmakta. Son yıllarda ise yazdığı kitaplardan uyarlanarak pek çok dizi televizyonda karşımıza çıkmaya başladı. İstanbullu Gelin, Kırmızı Oda, Camdaki Kız bu dizilerden birkaçı.

Dizinin Gülseren Budayıcıoğlu'nun diğer dizileri gibi gerçek bir hikayeye dayanıp dayanmadığı merak ediliyordu. Budayıcıoğlu dizinin gerçek bir hikayeye dayandığını "Bu 'Yalı Çapkını'nın hikayesi benim çok sevdiğim bir hikaye. Tabi ki gerçek bir hikayeden alındı. Her karakterin ayrı bir hüznü ve sıkıntısı var. Bakalım siz hangi karakterle empati yapacaksınız." diyerek açıkladı.

Budayıcıoğlu, "Yalı Çapkını" dizisindeki bütün karakterlerin ince ince işlendiğini belirtti. Kendi favorisinin ise Ferit karakteri olduğunu "Mert bu torunların içinde en yaramazı. Dizideki adıyla Ferit, ben de çok seviyorum onu izlemeyi" sözleriyle açıkladı.

Budayıcıoğlu, "Yalı Çapkını" dizisinde kendisini en çok benzettiği karakterleri ise bu şekilde açıkladı: "Ben en çok Seyran ile ablası Suna'yı kendime yakın görüyorum. Benim de kardeşlerimle ilişkim böyle yakındı. Halanın, evdeki anne Esme'nin ve Suna'nın kaderi bambaşka."

"Yalı Çapkını"nın izleyicilere anlatmak istediği çok şey olduğunu belirten Budayıcıoğlu, gençlerin çoğu zaman kendi kararlarınını kendilerinin vermeye izni olmadığını, ailelerin baskıcı olabildiğini söylüyor. Aynı zamanda kötü karakterler de değişim yaşabilir diyen Budayıcıoğlu, "Kötü karakterin nasıl zamanla ıslah olabildiğini de seyirciye her seferinde göstermeye gayret ediyorum." diyerek devam ediyor.