Sinema ve Dizi Haberleri

Strause Kardeşler, görsel efekt uzmanıdır. Titanic\'ten tutun The X Files\'a, X-Men: The Last Man Stand\'den tutun 300\'e kadar CV\'leri çok kalındır bu uzmanlıkta. Ancak kendileri bu arkaplan kahramanları lakaplarını pek sevmemiş olacaklar ki yönetmenlik işine de soyundular. İlk uzun metraj denemeleri ise bir fiyasko olan 2007 yapımı Alien vs. Predator - Requiem. Çok başarısız senaryo, çok başarısız oyunculuklar, tamamen kapkara ve hiçbir şeyin görülemeyeceği sahneler ile başlayan fiyasko listesi uzar gider. Ancak bu liste Strause kardeşleri yıldırmamış olsa gerek ki bir uzaylı filmi daha çekmeye karar verirler. Adı ise Skyline\'dır bu filmin. Fragmanı müthiştir, ancak insanın içine bir kuşku düşürür ufacık araştırma sonrası: \"Bu kardeşler efekt uzmanlığından yönetmenliğe geçişi başarabilecek mi?\" Bu soruya örnek bir cevap var elimizde 2007 yılından kalma. Bu örnek de zaten kuşkuları gün yüzüne çıkarmaya yetiyor da artıyor.

07 Ocak 2011′deki vizyon tarihini seyirciye müjdeleyerek bomba gibi giriş yapan Eyyvah Eyvah 2 filminin fragmanı sinema salonlarında gösterilmeye başlandı. BKM Film’in yapımcılığını üstlendiği, Hakan Algül’ün yönettiği Eyyvah Eyvah 2′nin “macerası bol, eğlencesi bol” fragmanı, 03 Aralık Cuma gününden itibaren Türkiye’de 900, Avrupa’da 205 kopya ile sinemaseverlerle buluşuyor. Senaryosu yine Ata Demirer’in kaleminden çıkan devam filminin başrollerinde, ilk filmde olduğu gibi Ata Demirer, Demet Akbağ, Özge Borak ve Meray Ülgen oynuyor.

Zeki Demirkubuz’la ‘Taşra ve Sinema’16. Gezici Festival’in “Taşrada Var Bir Zaman” konulu paneline ise Masumiyet, Üçüncü Sayfa, Kıskanmak filmlerinin yönetmeni Zeki Demirkubuz ve Toplum&Bilim dergisinin yayın yönetmeni Tanıl Bora konuşmacı olarak katılacaklar. Ankara Üniversitesi İletişim Fakültesi Radyo Televizyon Sinema Bölümü öğretim görevlisi Umut Tümay Arslan’ın moderatörlüğünde yapılacak panel, 7 Aralık Salı günü Ankara Alman Kültür Merkezi’nde gerçekleşecek.

Brad Pitt’i ve Sean Penn’i bir araya getiren The Tree of Life filminin ilk görüntüleri yayınlandı. 27 Mayıs 2011’de gösterime girecek olan filmin yönetmenliğini ünlü yöntmen Terrence Malick yapıyor.

“Vay Arkadaş – Manik, Tik, Dildo” filminin birbirinden eğlenceli üç kafadarından Manik yerinde duramayan hiperaktif yapısıyla, Tik saf ve komik halleriyle, Dildo ise kızları kendine hayran bırakan Kazanova tavırlarıyla izleyenleri gülmekten kırıp geçirdi. Filmin, başları dertten bir türlü kurtulamayan üç kahramanı; karşılıklı atışmaları, birbirlerine hitap tarzları ve aralarındaki ilişkiyle aynı zamanda izleyici aksiyon dolu bir komediye sürüklüyor. Kahramanların hız kesmeyen komik maceralarının devamı şimdiden sinemaseverlerin merak konusu oldu.

Türk Sineması’nın iki duayen ismi Ahmet Uğurlu ve Füsun Demirel,  ‘Memleket Meselesi’ adını taşıyan traji komik filmle bu sezon sinema izleyicisinin karşısına çıkmaya hazırlanıyorlar.  Bir kasabada sıradan bir ilkokul öğretmeni olan Adil Hoca (Ahmet Uğurlu), uğradığı bir haksızlıktan sonra, gururu incinir ve hakkını aramak için bir mücadele başlatır. Adli mercilerden sonuç alamayınca, hak arama mücadelesini ‘Memleket Meselesi’ haline getiren Adil Hoca’nın uğraşı aslında, onun şahsında herkesin savaşıdır. Adil Hoca’nın eşi (Füsun Demirel) özel hayatında  ve çalıştığı okulun hademesi de (Tuna Orhan), onun iş hayatında çok önemli rollere sahiptir.

Yolculuğuna Ankara’dan başlayan 16. Gezici Festival Siyah Beyaz ve Kars Öyküleri filmlerinin ekibini Ankaralı sinemaseverlerle buluşturuyor. Türkiye sinemasının önemli oyuncuları Derya Alabora, Taner Birsel, Erol Babaoğlu, Necmettin Çobanoğlu ve Rıza Akın 3 Aralık Cuma günü Kızılay Büyülü Fener Sineması’nda olacak.

17 Aralık 2010’da vizyona girecek olan “Çakal”  sinema filminin usta oyuncusu Uğur Polat yeni yönetmenlerle çalışmayı seviyor.   Bu tercihin ardındaki neden ise ustalara yakışır bir neden: “Yeni yönetmenlerle çalışırken oyuncu  sadece verileni beklendiği gibi oynayarak rolünü tamamlamıyor.Yeniden kendini, tüm malzemeyi  yokluyor, araştırıyor, deniyor ve yaratmaya fırsat buluyor.  Karakterlerin katmanları sette birlikte yaratılıyor ve bu durum hem karaktere hem de senaryoya derinlik katabiliyor.”

Road Trip, Old School, Starsky & Hutch gibi orta düzey gençlik komedi filmlerinin yönetmeni Todd Phillips\'in asıl kendini gösterdiği film ise geçtiğimiz yıl kimsenin dilinden düşürmediği Hangover filmiydi. 2011 yılında gelecek Hangover 2\'den önceki boşluğu değerlendiren yönetmen, araya bir yol hikayesi almış. Hangover filminde ortaya koyduğu güzel performansla dikkatleri üzerine çeken absürd tipli küçük kardeş Zach Galifianakis\'e bu filmin başrolünde Robert Downey Jr. eşlik ediyor. Bir karizmatik bir hasta ruhlu iki insanın koca ülkeyi doğudan batıya arabayla katetmelerini anlatan eğlenceli bir yol filmi Due Date/Git Başımdan.

Vampirlerden hazetmemek olmaz, True Blood\'daki vampirlerin insanı yanı belki çok da cazip geliyordur birçok insana. Veya Vampires Diaries\'deki aşk hikayesi belki romantiktir, belki de Twilight güzel bir filmdir? Güzel veya çirkin kavramları kişiye göre değişir elbette. Ancak değişmeyen tek şey vampirlere duyulan eski nefretin yerini artık aşkın bırakması. Twilight, True Blood, Vampire Diaries ve hatta Buffy ile bu durum gittikçe belirginleşiyor. Gençlerin, farklılık özlemlerini dile getirmek belki de hiç bu kadar kolay olmamıştı. İşte tüm bu görüşlere karşı çıkan bir film var karşımızda. Filmden çok bir parodi demek daha doğru olur zira filme benzer pek bir yanı yok bu şeyin. Vampires Suck isimli bir şey bu.

Coen Kardeşlerin olayıdır müstehzi olmak. İmgelerle çalışmak, tamamen alaycı bir şekilde gerçekleri vurgulamak ve aynı zamanda bunu kara mizah ile birleştirmek. Her filmlerinde belki benzer denebilecek konular var, ancak bu demek değil ki birini izledikten sonra diğerlerini izlemeye gerek yok. Birçoğumuzun The Big Lebowski ile başlayan Coen macerası, filmden nefret eden birçok insanın Coen\'ler adını duyduktan sonra ortamdan uzaklaşmalarına sebep oldu. Ancak macerayı daha başlamadan bitirmek istemeyen insanlar ise sürekli gönderme, kara mizah ve drama tanık oldu ikilinin filmlerinde. The Big Lebowski\'den önce ekol olmayı başarmışlardı aslında. Fargo onların \"tamam bu kardeşler olmuş\" filmiydi. Ancak Barton Fink de asla yabana atılmayacak kadar güzeldir. The Big Lebowski\'den sonra ise kült seviyesine ulaştılar. 2000\'de çektikleri \"O Brother, Where Art Thou?\" da gerek müzikleri, gerek oyuncuları, gerekse de konusu ile külttür, muazzamdır.

En iyi yabancı film Oscar\'ı dahil çeşitli törenlerde tam 20 ödül ve 12 adaylığı olan bir italyan şaheseri \"Nuovo Cinema Paradiso\". İtalyanın küçük bir kasabasındaki tek eğlence kaynağı olan sinemanın makinisti Alfredo ve babası askerden savaş bitmesine rağmen dönmeyen Toto\'nun arkadaşlık ve hayat hikayesi bu film. Alfredo\'nun tavsiyeleri ve nasihatları Toto\'nun kalp ağrıları, yaramazlıkları, komiklikleri ve sevecenliği birleşince ortaya çıkan muazzam bir çocukluk anısı bu film. Her sahnesinde çok güzel diyaloglar olan, bazı sahnelerdeki mizahı ile insanları gülüp geçiren, aşk hikayesiyle ağlatıp melankolikliği aşılayan tam bir başyapıt Nuovo Cinema Paradiso.

Deneyimli yönetmen Michael Apted “THE CHRONICLES OF NARNIA: THE VOYAGE OF THE DAWN TREADER / NARNİA GÜNLÜKLERİ: ŞAFAK YILDIZI\'NIN YOLCULUĞU” adlı heyecan dolu duygusal maceranın yönetmeni olarak karşımıza çıkıyor. Serinin bu ayağında Pevensie kardeşler gizem ve büyü dolu dünyalarına dönüyorlar. Fakat bu sefer Narnia’nın içine değil, denizlerde eşi benzeri olmayan adalarda bir maceraya çıkıyorlar.

Bir roman uyarlaması olacak olan Hick filmi, senaristlerden biri olan Andrea Portez’in kendi romanından uyarlanmış. Film, Luli isimli bir gencin, umursamaz ailesini terk ettikten sonra yaşadığı macerayı anlatacak. Luli elinde bir silah ile tehlikeli insanlarla karşılaşacak.

Üçü öldü. O, Dört Numara. Kendisini öldürmek için gönderilen acımasız düşmanlarının peşine düştüğü bir kaçak olan sıradışı genç adam John Smith’in (Alex Pettyfer) hikayesinin anlatıldığı, bol aksiyonlu gerilim filminin yönetmen koltuğunda D.J. Caruso oturuyor. 18 Şubat\'ta Türkiye\'de vizyona girmesi beklenen I Am Number Four\'da Alex Pettyfer, Teresa Palmer, Dianna Agron ve Timothy Olyphant gibi isimler yer alıyor.