‘Ara’ Gösterime Giriyor
13.03.2008

‘Ara’ Gösterime Giriyor

Geçtiğimiz Ekim ayında gerçekleştirilen 44. Altın Portakal Film Festivali’ne gerekçe gösterilmeden kabul edilmeyen “Ara” izleyiciyle buluşuyor. Film, cesur sevişme sahneleriyle de dikkatleri üzerine çekecek… Yönetimi ve senaryosu Ümit Ünal’a ait olan “Ara”, geçtiğimiz Ekim ayında gerçekleştirilen 44. Altın Portakal Film Festivali’ne gerekçe gösterilmeden kabul edilmemişti. Ünal, Festival Komitesi Başkanı Engin Yiğitgil’e mektup yazarak “Ara”nın Altın Portakal Film Festivali’ne kabul edilmeyişinin nedeninin açıklanmasını istemişti. Açıklamanın yapılmaması üzerine Ümit Ünal, Engin Yiğitgil’i eleştirerek “Ara”nın festivale kabul edilmemesini protesto etmek için bundan sonra hiçbir filmini Altın Portakal Film Festivali’ne göndermeyeceğini dile getirmişti. Adı ilk kez bu tartışmalarla duyulan “Ara”, 21 Mart’ta izleyicinin karşısına çıkıyor. Film, birbirini seven ama aldatan, ölesiye kıran ama bırakamayan sevgililerin hikâyesini beyazperdeye yansıtacak. Ümit Ünal, “Ara”yı şöyle tanımlıyor. “Türkiye, son 20-30 yılda çok büyük bir değişim geçirdi. Bu dönemi ergenlik ve gençlik dönemleri olarak geçiren insanlar daha iyi yaşama, daha çok tüketme, daha çok kazanma arzusunu, hırsı, arsızlığı, yırtıklığı öğrendi. Ama insan ruhları aynı hızla değişmedi. 30 yıl öncesine göre daha zengin bir ülkeyiz ama manevi hayatımız aynı şekilde zenginleşmedi. Son yıllarda, çevremde tek tek insanların veya çiftlerin darmadağın olduğunu gördüm. Bir çok arkadaşım veya uzaktan tanıdığım insanlar, 40’lı yaşlara gelince hayatlarında ciddi bir manevi boşluk olduğunu gördüler. Koca bir kara delik. Kimi o boşluğu daha çok parayla, daha çok eşyayla, kimi cinsel fetihlerle, kimi inançla, kimi alkol veya uyuşturucuyla doldurmaya çalıştı. Kimi tamamen kayboldu gitti, kimi kendini kandırmayı başardı.” “Ara”da başrolleri tiyatro kökenli oyuncular; Serhat Tutumler, Betül Çobanoğlu, Erdem Akakçe ve Selen Uçer paylaşıyor.
‘O...Çocukları’nın Yeni Kadrosu
10.03.2008

‘O...Çocukları’nın Yeni Kadrosu

Daha önce Hülya Avşar’ın başrolünü üstleneceği duyurulan “O…Çocukları”nın oyuncu kadrosunda değişiklikler oldu. Murat Saraçoğlu’nun yönetmenliğinde çekilen filmde başroldeki ‘Mehtap Anne’ karakterini Hülya Avşar yerine Demet Akbağ canlandıracak. Senaryosu Sırrı Süreyya Önder tarafından yazılan filmin diğer oyuncuları ise Özgü Namal, Sarp Apak, Altan Erkekli ve İpek Tuzcuoğlu olarak belirlendi. Çocuk psikolojisi, eğitim, töre, annelik duygusu ve kadın-erkek ilişkileri gibi toplumsal değer yargılarını sorgulayacak olan filmde, Türkiye’nin askeri rejimin yönetimi altında olduğu 1981 yılında, hayat kadınlarının çocuklarına bakıcılık yapan bir emanetçi annenin evinin ekseninde gelişen olayları izleyeceğiz. Hayata dair tüm gerçeklerin ve duyguların iç içe örüldüğü bu evde yaşanacak olayların izleyenleri etkilemesi bekleniyor.
İhtiyarlara Yer Yok, Oscar’a Yer Çok!
07.03.2008

İhtiyarlara Yer Yok, Oscar’a Yer Çok!

‘En iyi film’, ‘en iyi yönetmen’, ‘en iyi yardımcı erkek oyuncu’ ve ‘en iyi uyarlama senaryo’ dallarında Oscar kazanan “İhtiyarlara Yer Yok / No Country For Old Men”, Cormac McCarthy’nin 2003 yılında yayınlanan ve büyük başarı kazanan aynı adlı kitabından beyazperdeye uyarlandı. Cormac McCarthy’nin yarattığı karmaşık karakterler ve sembolik temalar, eserde öylesine geniş kapsamlıydı ki, kitap sayfalarının gücünü çarpıcı görüntülere ve ilginç diyaloglara dönüştürecek yönetmenin de en az McCarthy kadar zengin bir hayal gücüne ve dehaya sahip olması gerekiyordu.
‘Meleğin Sırları’ Özel Röportaj
06.03.2008

‘Meleğin Sırları’ Özel Röportaj

“Hollywood” bizlere ışıltılı ve görkemli bir dünyayı çağrıştırırken, ona zorluklar ve engellerle dolu mücadele yıllarını hatırlatıyor. Kolay değil tabii ki, Ankara’dan Hollywood’a gidip, Amerikalı oyuncularla, Hollywood standartlarında bir film çekebilmek. “Hollywood yapımı ilk Türk filmi” olan Broken Angel / Meleğin Sırları’nın yönetmeni Aclan Büyüktürkoğlu, filmine çocuğu gibi sahip çıkan yönetmenlerden. Hayalini gerçekleştirmiş olmanın verdiği haklı gururu ve mutluluğu gözlerinden de okunuyor, sözlerinden de… 14 Mart’ta gösterime giren “Meleğin Sırları” filmini anlatmasını istedik Aclan Büyüktürkoğlu’ndan. Ankara Devlet Tiyatrosu’ndan Hollywood stüdyolarına uzanan bir ‘azmin zaferi’ hikayesi okuyacaksınız aşağıdaki satırlarda...
SİYAD Ödülleri Sahiplerini Buldu
04.03.2008

SİYAD Ödülleri Sahiplerini Buldu

SİYAD (Sinema Yazarları Derneği) 40. Türk Sineması Ödülleri, Maslak Tim Show Center\'da yapılan törenle sahiplerini buldu. Gecede "Yumurta", En İyi Film başta olmak üzere 8 dalda ödül kazandı. Derya Alabora "Adem\'in Trenleri"ndeki performansıyla En İyi Yardımcı Kadın Oyuncu, İlyas Salman "Sis ve Gece"deki rolüyle En İyi Yardımcı Erkek Oyuncu, Zülfü Livaneli ise "Mutluluk"la En İyi Müzik ödülünü aldı. Ödüllerin tam listesi şöyle: - En iyi film: Yumurta - En iyi yönetim: Semih Kaplanoğlu (Yumurta) - Mahmut Tali Öngören en iyi senaryo: Semih Kaplanoğlu, Orçun Köksal (Yumurta) - Cahide Sonku en iyi kadın oyuncu performansı: Saadet Işıl Aksoy (Yumurta) - En iyi erkek oyuncu performansı: Nejat İşler (Yumurta) - En iyi yardımcı kadın oyuncu performansı: Derya Alabora (Adem\'in Trenleri) - En iyi yardımcı erkek oyuncu performansı: İlyas Salman (Sis ve Gece) - En iyi görüntü yönetmeni: Özgür Eken (Yumurta) - En iyi müzik: Zülfü Livaneli (Mutluluk) - En iyi sanat yönetmeni: Naz Erayda (Yumurta) - En iyi kurgu: Ayhan Ergürsel, Suzan Hande Güneri, Semih Kaplanoğlu (Yumurta) Törende ayrıca Kadir İnanır, Müjde Ar ve Safa Önal\'a Onur Ödülleri, Üstün Karabol\'a ise Emek Ödülü verildi. Umut Veren Sanatçı ödülünün sahibi Melis Birkan oldu. * Geceden özel görüntüler “Siyad Ödülleri” grubunda yer almaktadır. Resim galerisi için tıklayın.
Ellen Page \'Juno\'yu Anlatıyor...
03.03.2008

Ellen Page \'Juno\'yu Anlatıyor...

"En İyi Kadın Oyuncu" dalında Oscar’a aday gösterilen 20 yaşındaki Ellen Page, diğer dört rakibinin yarısı yaşındaydı. Dört dalda Oscar’a aday gösterilen ve "En İyi Özgün Senaryo" dalında Oscar’ı kucaklayan “Juno”nun başrol oyuncusu Ellen Page, “Juno” ile beraber kariyerinde meydana gelen patlamayı ve Oscar adaylığı hakkındaki düşüncelerini anlattı. -“Juno”nun aşırı şişirilmiş ve abartılmış bir film olarak algılanacağını düşündün mü hiç?
Mersin’in ‘Sokak’ Çocukları
03.03.2008

Mersin’in ‘Sokak’ Çocukları

Dernekleşme sürecini tamamlayan Mersinema, Bahçe Mahallesi\'nde Çarşı Polis Merkezi karşısındaki Mersin Evi\'ni dernek binasına dönüştürdü. Dernek binası; sinema, tiyatro, resim ve fotoğraf hakkında atölye çalışmalarının gerçekleştiği bir kültür merkezi haline getirilecek. Derneğin ilk filmi ise sokak çocuklarını konu alıyor. "Sokak" ismi verilen uzun metrajlı film, sokak çocuklarının hayatını anlatıyor, bir çocuğun sokağı seçmesinin nedenlerine ışık tutuyor.
Festival Filmleri Diyarbakır’a Gidiyor
29.02.2008

Festival Filmleri Diyarbakır’a Gidiyor

Dünya Kitle İletişimi Araştırma Vakfı tarafından gerçekleştirilen “19. Ankara Uluslararası Film Festivali”, 22 – 28 Mart tarihleri arasında Diyarbakırlı sinemaseverlerle buluşacak. Diyarbakır Sanat Merkezi ve Yenişehir Belediyesi işbirliği ile Ankara Uluslararası Film Festivali programının bir bölümünü izleyebilecek olan Diyarbakırlı sinemaseverler; bu kapsamda festivalin dünya sineması programından Aleksi Salmenperä’nın Erkek İşi (A Man\'s Job, 2007) , John Cassavetes’in Gölgeler (Shadows, 1959) ve Açılış Gecesi (Opening Night, 1977), Daniel Gruener’ın Pazar Günleri Asla (Never on Sundays, 2006), Noël Mitrani’nin İgor Rizzi’nin Peşinde (On the Trail of Igor Rizzi, 2006) ve Zoltán Kamondi’nin Dolina (Dolina, 2007) gibi öne çıkan filmlerinin yanı sıra pek çok kısa ve belgesel filmi de  seyredebilecekler. Diyarbakır Sanat Merkezi Avrupa Sineması ve Yenişehir Galeria Sinemaları’nda yapılacak gösterimlerde, sinemaseverler bazı filmlerin yönetmen ve oyuncularıyla bir araya gelme olanağı da bulacak.
\'Recep İvedik\'in İlk Röportajı
27.02.2008

\'Recep İvedik\'in İlk Röportajı

Basın bülteni ilk elimize ulaştığında, kıtlıktan çıkmış gibi yemek yiyen, tüylü bir adam görünüyordu sadece fotoğraflarda. Şahan Gökbakar’ın televizyonda ilgiyle izlenen Recep İvedik karakterini sinemaya taşıyacağı haberini hemen duyurmuştuk ancak bu boyutta bir ilgi beklemiyorduk, açık konuşmak gerekirse. Ne olduysa filmin fragmanı internette yayınlanmaya başlayınca oldu ve Türk halkı yeni bir yıldız kazandı: “Recep İvedik”. Fragmanı Sinemalar.com’da izlenme rekorları kıran “Recep İvedik”i bu kadar popüler yapan neydi? Onu görür görmez gülmeye başlamamız normal miydi? Bu soruların cevabını ancak ‘Recep İvedik’ karakterinin yaratıcısı Şahan Gökbakar verebilirdi. Yeni başlayan televizyon programı ve “Recep İvedik” filminin tanıtım çalışmaları nedeniyle hareketli günler geçiren Şahan, kendisinden daha ünlü olmayı başaran “Recep İvedik”i ilk kez Sinemalar.com’a anlattı..Sinemalar.com: “Recep İvedik” filminin fragmanının bu kadar ilgi göreceğini tahmin ediyor muydun?Şahan Gökbakar: Aslında beklediğim bir ilgiydi çünkü diğer skeçler de son derece iyi oranlarda izlenmişti. Ama tabii bir rekor kırması çok hoş. Sinemalar.com’da da rekor kırmış duyduğum kadarıyla.S: Neden skeçlerinde canlandırdığın diğer karakterler değil de, Recep İvedik üzerinden bir film yapmayı tercih ettin?Şahan: Geri dönüşü en çok bu tipten aldım.S: Aslında sokakta binlerce Recep İvedik ile karşılaşıyoruz her gün… Bu karaktere neden bu kadar çok gülüyoruz peki?Şahan: Bence çok bizden bir karakter de o yüzden. Herkes biraz Recep İvedik aslında.S: Recep İvedik’in fragmanının gördüğü ilgi üzerine, hiç ortada yokken, birden “AROG” ve “Osmanlı Cumhuriyeti”nin tanıtım filmlerinin yayınlanması, filminin başarısını gölgelemek için yapılan kasıtlı bir hareket olabilir mi?Şahan: Eğer filminiz başarılıysa bence hiçbir kuvvet bunu engelleyemez. Ama bilinçli bir hareket olduğu çok açık. Bu da beni çok mutlu etti. Demek ki çok ciddi ve ses getiren bir iş yapmışım.S: “AROG” ve “Osmanlı Cumhuriyeti”, “Recep İvedik’e zarar verebilir mi? Ya da tam aksi, “Recep İvedik”ten çok mu korktu acaba diğer komedyenler?Şahan: Bu iki film de neredeyse bir sene sonra vizyona girecek. O yüzden kimse kimseye zarar veremez.S: Skeçleri ve fragmanı oldukça ilgi gören “Recep İvedik”in filminin de aynı başarıyı yakalayacağını düşünüyor musun?Şahan: Bence film benzer bir başarıyı yakalayacak ama ne kadar gişe yapar bilemem. Tek istediğim insanları güldürmek.      S: Skeçlerinde canlandırdığın karakterler içinde filme dönüştürmeyi düşündüğün başka kahramanlar var mı?